Propolis

Propolis, arıların ürettiği bir reçinedir. Arı tükürüğü, balmumu ve bitki ve ağaçlardan elde edilen maddelerin bir karışımını içerir. Propolisin insanlar için bazı yararları olabilir, ancak daha büyük ölçekli bilimsel çalışmalar gereklidir.

Arılar, kovanda açıklıkları kapatmak için propolis veya “arı tutkalı” kullanır. Tarihsel olarak, insanlar propolisi topikal olarak (deriye sürerek) veya ek gıda maddesi olarak kullandılar. Ancak, propolis herkes için uygun olmayabilir.

Arılar bal dışında farklı ürünler de üretir. Bu ürünlerden biri de propolistir. İşçi arıları ağaçlardan topladıkları kabuk ve tomurcukları salgı bezleri sayesinde propolis haline getirir. Kovanlarını inşa etmek için oluşturdukları bu ürün, insanlar tarafından oldukça yaygın kullanılan bir gıda haline gelmiştir. Özellikle, iş ve okul hayatını daha yoğun geçiren bireylerin sık sık tercih ettiği bir üründür. Propolis damla, sıvı propolis, propolis spreyi, propolis şurubu ve propolis krem gibi farklı formlarda da tüketilebilir (1, 2).

İşçi arıların ağaçlardan topladığı ağaç kabuğu ve tomurcukları salgı bezleri sayesinde oluşturdukları propolis, insan vücudu için birçok faydaya sahiptir. Özellikle iş ve okul hayatının yorgunluğunu azaltabilecek etkiye sahip olan bu gıda yaşlılık karşıtı bir ürün olarak da bilinir. Daha birçok faydası olan propolis, ününe ün katmaya da devam ediyor (1). Bu sebeple, propolisin faydasının yanı sıra birçok şey merak ediliyor. Bu sorulardan en çok merak edileni ise ‘’Propolis nasıl kullanılır?’’ sorusu diyebiliriz.

İşçi arıların ağaçların tomurcuk ve kabuklarını toplayıp salgı bezleri sayesinde ürettikleri propolis birçok faydaya sahiptir. Arılar bu ürünü petekleri temizlemek ve mumyalamak için kullansa da insanlar için durum aynı değil diyebiliriz. Birden fazla vitamine ev sahipliği yapan propolis mineral açısından da oldukça zengindir. Propolisin fenolik asit çeşitliliğinin de yüksek olması sebebiyle antioksidan bir yapıya da sahiptir. İçerdiği besleyici değerler sayesinde propolisin faydası için birkaç şey demek yeterli olmayacaktır (1, 2, 3).